Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanseri, her geçen yıl daha fazla kadının hayatını etkiliyor. Özel Sağlık Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. İsmail Yaman, hastalığın görülme sıklığındaki artışa ve erken tanının yaşamsal önemine dikkat çekerek, kendi kendine muayene konusunda kadınları bilinçli olmaya davet ediyor.
Meme kanseri, dünya genelinde ikinci en yaygın ölüm nedeni olan kanserler arasında yer alıyor. Ancak iyi haber şu: Doç. Dr. Yaman’a göre bu kanserlerin yüzde 30 ila 40’ı önlenebilir türlerden oluşuyor. Bu oran içinde ise en sık rastlanan hastalık meme kanseri.
Giderek Yaygınlaşıyor
“Meme kanseri kadınlarda görülen tüm kanserlerin yaklaşık yüzde 30’unu oluşturuyor” diyen Doç. Dr. Yaman, hastalığın yıllar içindeki artışını şu verilerle özetliyor:
“1960’larda her 20 kadından birinde rastlanırken, günümüzde her sekiz kadından biri yaşamının bir döneminde meme kanserine yakalanıyor. Bu ciddi artış, kadınların düzenli kontrollerini ihmal etmemesi gerektiğini bir kez daha gösteriyor.”
Aile Öyküsü Her Şey Değil
Toplumda yaygın olan “Ailemde yoksa bende de görülmez” inancı hakkında ise uyarıyor:
“Elbette ailede meme ya da yumurtalık kanseri olan bireyler daha yüksek risk grubunda yer alıyor. Özellikle anne tarafında, birinci derece bir akraba genç yaşta bu hastalığa yakalanmışsa risk daha da artıyor. Ancak meme kanserine yakalanan kadınların yüzde 75’inde aile öyküsü bulunmuyor. Yani herkes risk altında.”
20’li Yaşlardan İtibaren Kendi Kendine Muayene Şart
Hastalığın en belirgin belirtisinin memede fark edilen bir kitle olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Yaman, şu uyarılarda bulunuyor:
“Sert, düzensiz sınırlı, hareket ettirilemeyen ve ağrısız kitleler daha çok risk taşır. Ayrıca meme başında çekilme, deride kızarıklık, akıntı, yara ya da koltuk altında ele gelen kitle gibi belirtiler de dikkate alınmalıdır.”
Erken teşhiste en etkili yöntemlerden biri ise kendi kendine muayene. Doç. Dr. Yaman, tüm kadınların 20 yaşından itibaren ayda bir kez, adet döneminin bitiminden bir hafta sonra bu muayeneyi yapması gerektiğini söylüyor.
“Kendi bedenini tanımak ve düzenli kontrol alışkanlığı kazanmak, kanserle mücadelede en büyük avantajlardan biridir.”