Dünya çağında üç yüz milyon insanı etkileyen kronik solunum yolu hastalığı astım hakkında farkındalığı arttırmak için 7 Mayıs’ta Dünya Astım Günü etkinlikleri düzenlendi.
Türkiye’de de Türk Toraks Derneği hafta boyunca düzenleyeceği etkinlikler ile önemli bilgiler paylaşacak…
8 Mayıs 2013 — İstanbul Astım tekrarlayan nefes darlığı, hırıltı, göğüste baskı hissi ve öksürük yakınmaları ile kendini gösteren kronik bir solunum yolu hastalığıdır. Astım belirtilerinin şiddeti kişiden kişiye ve aynı kişide zamanla değişebilir. Geceleri ve sabahın erken saatlerinde genellikle artar. Astım tüm dünyada her etnik ve yas grubundan, farklı sosyoekonomik yapıda 300 milyon kadar insanı etkilemektedir. Ülkemizde ise yaklaşık her 12-13 erişkinden biri ve 7-8 çocuktan biri astım hastasıdır. Görülme sıklığı yasam ve çevre koşullarının değişmesine bağlı olarak artmaktadır. Tüm dünyada astımdan yıllık ölümlerin 250.000 kişi olduğu tahmin edilmektedir.
Astım tedavisinin amacı hastalığı kontrol altına almak ve sağlanan iyilik halinin devamını sağlamaktır. Dünyada ve ülkemizde bu hastalığın tedavisi ile ilgili gereken her türlü ilaç bulunmaktadır. Uygun ilaç tedavisi ve astım hastalarının eğitimi ile hastalık kontrol altına alınabilir ve astımlılar yaşamlarına hastalık nedeni ile kısıtlanmadan devam edebilirler.
Astımlı bir hasta için kontrol altında olmak;
a. Gündüz astım yakınması bulunmaması
b. Gece astım nedeni ile uyanmama
c. Hastalığı tedavi eden ve kontrol altında tutan ilaçları kullanırken ayrıca hızlı etkili nefes açıcı ilaçlara gereksinimin olmaması
d. Nefes ölçümlerinin normal düzeyde olması
e. Günlük islerin engellenmeden yapılabilmesi demektir.
Çabalarla ülkemizde ve dünyada astımı tamamen kontrol altında olan hasta sayısı artmaktadır ancak halen istenen düzeyde değildir. Güncel verilere göre ülkemizde üçüncü basamak sağlık kuruluşlarına başvuran astımlılarda dahi tam kontrol oranı %22 bulunmuştur. Halen 4 astımlıdan biri yılda bir kez astım krizi nedeniyle acil servise başvurmaktadır. Astım kontrolünü güçleştiren etkenler arasında ilaçların doğru ve düzenli kullanılmaması dışında, sigara dumanı vb tetikleyicilere maruz kalmak ve obezite sayılabilir. Ülkemizde astımlı hastaların %10’undan fazlasının halen sigara içmekte olduğu ve %30-40’nın obez olduğu bildirilmiştir. Sigarayı bırakmanın ve obez hastaların kilo vermesinin astımın kontrolünü
kolaylaştırdığı gösterilmiştir.